Türkiye Büyük Millet Meclisi’nde Sanayi ve Teknoloji ve Milli Eğitim bakanlıklarının bütçeleri (3)
BAKAN ÖZER SUNUM YAPARDI
Milli Eğitim Bakanı Mahmut Özer, bakanlık ve bağlı kuruluşlarının 2023 yılı Bütçe sunumunu TBMM Genel Kurulu’nda yaptı. Bakanlığın faaliyetlerini ve hedeflerini anlatan Bakan Özer, “Eğitimin her kademesinde okullaşma oranları artırılarak eğitim yaygınlaştırılırken, diğer yandan derslik ve öğretmen başına düşen öğrenci sayısı önemli ölçüde azaltılarak Türkiye’ye kazandırıldı. OECD ortalamasına yakın.”
‘ORTA ÖĞRETİMDE OKULLANMA ORANI YÜZDE 95’E ÇIKTI’ Eğitim politikalarının güçlendirilmesiyle; Cumhuriyet tarihinde ilk kez tüm eğitim kademelerinde okullulaşma oranlarının yüzde 95’in üzerine çıktığını belirten Bakan Özer, “Türkiye’de uygulamaya konulan 4+4+4 sisteminin önemli katkıları sonucunda 2012’de ortaöğretimde okullaşma oranı yüzde 44’ten yüzde 95’e çıktı. 1990’lardaki eğitime kayıt oranlarını bugünle karşılaştırdığımızda 2000’li yıllarda beş yaşında okullaşma oranı sadece yüzde 11’di. ortaöğretim yüzde 44 oldu, yani lise çağındaki 100 öğrenciden sadece 44’ü liselerde yer bulabildi, 56’sı nerede?Kızların ortaöğretimdeki okullaşma oranı yüzde 39,2 oldu ve ortaöğretime ilişkin çok önemli politikalar kızların okullaşması son yirmi yılda yürürlüğe girmiştir.” Okullaşma sorununun kökten çözüldüğünü vurgulayan Bakan Özer, “20 02’de kızların ortaöğretime kayıt oranı sadece yüzde 39,2 iken bugün yüzde 95. Ülkemizde eğitimin her kademesindeki kızlarımızın okullaşma sorununun çözümünde en değerli atılım son yirmi yılda gerçekleştirilmiştir. 2022-2023 Eğitim-Öğretim yılında 1 milyon 200 bin öğretmenimiz ve 19 milyon 100 bin öğrencimizle toplam 71 bin 818 resmi ve özel okulda eğitim öğretime devam ediyoruz. Görüldüğü gibi eğitim sistemimizdeki toplam öğrenci ve öğretmen sayısı bugün birçok ülkenin toplam nüfusundan bile fazladır.” Eğitim sistemindeki dönüşümün temel kavramları; eğitimde kapsayıcılık, eşitlik ve kalite. Türkiye’nin eğitim sisteminde hayata geçirmiş olduğu bu kavramlara dayalı olarak siz görmeseniz de uluslararası kuruluşlar tarafından çok rahat bir biçimde görülmektedir.OECD’in 15 yaşındaki öğrenci başarısı ile ilgili yaptığı tüm araştırmalarda Türkiye sürekli olarak çıtasını yükseltmiştir. Son yirmi yılda her döngüde puan.Aslında son döngüdeki ifade şu: 15 yaş nüfusunda öğrenci sayısını en çok artıran ülke Türkiye olmasına rağmen, Türkiye ilk artıran ülke oldu. okuduğunu anlama, matematik ve fen okuryazarlığı puanlarının en yüksek olduğunu belirten Özer, “Gerek eğitimde erişilebilirlik gerekse kapsayıcılık ve kalite açısından 2000’li yıllara göre çok daha iyi bir noktadayız. . Eğitimde fırsat eşitliği, günümüzde tüm eğitim sistemlerinin temel odak noktasıdır. Eğitimde fırsat eşitliğinin sağlanması, eğitime tam erişimin sağlanması ve tüm paydaşların eğitim fırsatlarından eşit şekilde yararlanması için güçlendirme sistemlerinin geliştirilmesi gerekmektedir. Bu bağlamda okul öncesi eğitim, uzun vadeli, getirisi maksimum ancak yatırım maliyeti en az olan eğitim düzeyine karşılık gelmektedir. Milli Eğitim Bakanlığı olarak okul öncesi eğitimde okullaşma oranını OECD ortalamasına çıkarmak hedefiyle son bir yılda 3 bin yeni anaokulu inşa etmek için yola çıktık. Yola çıktığımızda Türkiye genelinde 2 bin 782 anaokulu vardı” dedi. BAKAN ÖZER YAŞA GÖRE OKULLANMA ORANLARINDAKİ ARTIŞI SÖYLEDİ Bakan Özer, yaşa göre okullaşma oranlarını da şöyle sıraladı: “3 yaşında okullaşma oranı 9’dan 9’a çıkıyor. yüzde ila yüzde. 16’ya, 4 yaşında yüzde 16 olan okullaşma oranını yüzde 37’ye ve 5 yaşında yüzde 65 olan okullaşma oranını yüzde 99’a çıkardık. 2023’te 3 yaş okullaşma oranını yüzde 16’dan yüzde 50’ye çıkardık. 4 yaşında okullaşma oranını yüzde 37’den yüzde 70’e çıkarmayı hedefliyoruz. 5 yaşında okullaşma oranını yüzde 100 yaptık. Orta öğretimde okullaşma oranları bir yıl önce yüzde 90’dı. Ortaöğretimde okullaşma oranını bir yılda yüzde 90’dan yüzde 95’e çıkardık. Özellikle mesleki eğitim merkezlerinin yaygınlaştırılması öğrencilerin devamsızlık ve okulu bırakma oranlarının düşürülmesine değerli katkılar sağlamıştır. 2023 yılında ortaöğretimde okullaşma oranını yüzde 100’e çıkarmak için çok kapsamlı bir proje başlattık. Bu kapsamda 2023 yılında eğitimin her kademesinde okul terki riski taşıyan öğrencilerin tespiti için erken uyarı sistemi ve kayıt dışı öğrenci popülasyonunda takip sistemi kurduk. 2023 yılında orta öğretimde ’10 Bin Okul Projesi’ni başlatarak okullar arasındaki fırsat farklılıklarını azaltmayı hedefleyen projemizde destek verdiğimiz orta öğretim kurumlarının sayısını daha da artıracağız.” 2022-2023 Eğitim-Öğretim yılı başı itibarıyla 153 milyon ücretsiz ders kitabına ek olarak 160 milyon yardımcı kaynağı tüm öğrencilerimize ücretsiz olarak ulaştırdık. 2022 yılında da kapasitesini artırarak ücretsiz yemek uygulamasını sürdürdük.” Eğitim sistemimizdeki tüm okullar. 2022 yılında mevcut kütüphanelerdeki kitap sayısını 28 milyondan 100 milyona çıkarmayı hedefliyorduk. Şu an itibariyle 105 milyon kitaplık bir kütüphane sistemimiz var. bir adım daha attılar. Yıllardır pelesenk dili olan köy okullarının açılmasıyla ilgili olarak sadece köy anaokulları ve köy ilkokullarının değil, köyde yaşayan hemşehrilerimizin yöreye ve ülkemize kazandırılması amacıyla yerinde eğitim ve öğretim vermek üzere 2 bin 200 köy okulunu restore ettik. 2022-2023 Eğitim-Öğretim yılında çok değerli yeni bir atılım gerçekleştirdiklerini anlatan Bakan Özer, “Eğitim sisteminde bağış ve toplama konusunda spekülasyonlar yapıldı. Yıllardır okulların ihtiyaçlarını Burada ilk kez tüm okullara temizlik, kırtasiye, küçük tamirat ve ekipman ihtiyaçlarının karşılanması için 7 milyar TL bütçe gönderdik.” Ölçekli işletmelerin insan kaynağı ihtiyaçlarını karşılamak için büyük bir dönüşüm başlattıklarını söyledi.
Özer, “Cumhurbaşkanımız 2022 yılı sonuna kadar 1 milyon çırak ve kalfayı eğitim sistemine dahil etme hedefi koydu. 1 milyon 152 bin çırak ve kalfa eğitim sistemimiz var.”
Besti KARALAR/ANKARA, –
